Çalışan Bağlılığı Şirketler İçin Neden Önemlidir?

Çalışan Bağlılığı Şirketler İçin Neden Önemlidir?

Levent Taşkın

Çalışan Bağlılığı Nedir?

Çalışan bağlılığı, çalışanların çalıştığı şirkete karşı sahip olduğu adanmışlık seviyesidir. Bağlı çalışan o şirketle devamlılık üzerine bir bağ oluşturmuştur ve kendisini şirkete adamıştır. Nitelikli çalışanlarınızı bağlı hale getirdiğinizde hem nitelikli iş gücünüzü elde tutabilirsiniz, hem de personel devir hızınızı düşük hale getirirsiniz.

Çalışan Memnuniyeti Nedir?

Çalışan memnuniyeti kavramı, çalışan bağlılığından farklıdır. Çalışanın şirketteki tüm olanaklardan, çalışma ortamından, kariyer fırsatından ve yönetim şeklinden çalışırken duyduğu memnuniyetin ifadesidir. Çalışan memnuniyetinin yüksek olması, beraberinde çalışan bağlılığını da getirmektedir. Kişiler çalışmaktan memnun oldukları kurumlardan ayrılmak istemezler ve bir aidiyet duygusu oluştururlar. Bu tür şirketlerde çalışanların motivasyonu ve verimliliği üst düzeydedir.

Çalışan Bağlılığının İş Performansına Katkısı Nedir?

Çalışanlarının bağlılık düzeylerinin yüksek olduğu ve çalışan bağlılığı için çaba sarf ederek belirli yöntemleri düzenli uygulayan şirketlerde çalışan performansı ve müşteri memnuniyeti çok yüksektir. Kişiler kendi işi ve kendi şirketi gibi çalışmaya odaklıdır. Gerek üretim proseslerinde gerek hizmet ve servis proseslerinde ve satış proseslerinde en az hata, en fazla çaba ile maliyetlerde düşme, karlılıkta artma ve müşterilerde rekabetçi olma avantajı sağlanır.

Çalışanlar daha fazla fikir geliştirir, öneri getirir ve birbirleriyle iş birliklerine daha açık olarak çalışırlar. Ekip çalışması ve özveri ile yardımlaşma ön plandadır. Orta ve uzun vadeli hedeflere odaklanırlar, belirlenen stratejilere ve hedeflere sahip çıkarlar. Şirketin hedeflerini ve vizyonunu kendi hedefleri haline getirirler. Şirkette yenilikçi, etik, müşteri ve çözüm odaklı bir kültürün oluşmasında etkin olurlar. Bu da müşterilerin ve çalışanların şirkete olan güvenini artırır. Çalışan devir hızının düşmesi hem hizmet kalitesini artırır hem de yeni personel bulma ve yetiştirme maliyetlerini azaltır.

Microsoft tarafından yayınlanan yeni bir ankete göre, pandemi süreci çalışan bağlılığına odaklanmayı artırdı. Pandemi dönemindeki en büyük değişiklik şirketlerin çalışanlarını değerlendirme yöntemlerinde olmuştur. Eskiden ofiste ve göz önünde olan çalışanın, online ve uzakta çalışmasıyla değerlendirme kriterleri de değişmiştir. Artık şirketler, yalnızca çalışanlarının nasıl ve nerede çalıştığına odaklanmıyor, aynı zamanda çalışanların işletmenin başarısında ve genel olarak dijital dönüşümde giderek daha önemli bir rol oynadığının farkına varıyorlar.

Şirketlerde bağlı çalışan oranı yüksek ise, çalışanların kararlara, çözümlere ve uygulamalara katılım oranı da çok yüksektir. Daha fazla sorumluluk alırlar ve daha yüksek performans ile çalışırlar. Böylece bağlı çalışanların olduğu şirketlerde, bağlı olmayan çalışanların olduğu şirketlere göre %60 daha az hata yapıldığı tespit edilmiştir.

Çalışan bağlılığının önemiyle ilgili bir veriyi daha paylaşmak isterim. Bağlı olmayan çalışanlar, bağlı çalışanlara göre %60 daha sık hata yapar. Gallup’un anketine göre diğer bir sonuç da çalışanların sadece beşte biri (1/5) şirket için içtenlikle bağlı olarak çalışmak istemektedir.

Pandemiden önce, işletmelerin sadece %24'ü çalışan bağlılığının bir öncelik olduğunu düşünüyordu. Salgının ardından, bu oran %36'ya ulaştı. Bağlı çalışanın önemi halen ülkemizde tam olarak anlaşılmış değil.

Çalışan bağlılığı şirketin karlılığına direk etki eden bir unsurdur. Çalışanlarınız şirketin kaynağıdır. Bir şirket insan dahil kaynaklarını ne kadar doğru ve değişen müşteri isteklerine göre harcar ise, o kadar karlı ve rekabetçi olur. Çalışanlarımızı şirketimizin önemli bir kaynağı olarak görürsek, çalışan bağlılığını artırmak için adımlar atabiliriz.

Çalışan bağlılığı için birçok yöntem ve uygulama vardır. Bir genelleme yapmak ne kadar doğru olmasa da bazı adımlar çalışan bağlılığı için çok etkilidir:

- Şirkette verimsizliğe neden olan, ölçülemeyen, süreçleri net olmayan, şirket içi prosedür ve bürokrasi nedeniyle bir türlü imzalanamayan, karar süreçlerini çok geciktiren, çalışanı bıktıran, çalışanı işten soğutan ve müşterilerde şikâyete neden olan tüm iş akışlarını yenilememiz gerekir. İlk soru bu iş akışının müşteriye ne faydası var olmalıdır? Müşteri hizmeti veya yanıtı geç alıyorsa zaten iş akışı sıkıntılıdır. Esnek ve hızlı olmak artık günümüzün vazgeçilmezidir. Kimse sizin şirket içi bürokrasinizden dolayı beklemez. Müşterileriniz ve çalışanlarınız için bıkkınlık yaratan iş akışı zaten yanlıştır.

- Şirket içerisinde bilgi akışını, iletişimi hızlı ve şeffaf yapacak metotlar kullanmalıyız. Böylece ilgili her kişinin iş süreci boyunca eşdeğer bilgi ile en az hata veya ihmalle iş yapması sağlanmalıdır. İletişimsizlikten veya bilgi vermeyi sakınmadan doğan hataları onarmaya çalışmak çok fazla yorucu ve yıpratıcıdır. Aynı zamanda bıkkınlık ve gerginlik yaratır. Uzun ve sık toplantılar yaparak çalışanlarınızı boğmayınız. Toplantıların kısa ve hedefe yönelik olmasını sağlayınız.

- Dijital dönüşümün artık şirketlerde içselleşmesi gereken bir dönemde, uzaktan çalışma, online eğitimler, online toplantıların yaygın kullanılmasını, bununla birlikte raporların bir ERP ve CRM sistemi üzerinden alınmasını; günlük iş sonuçlarının anında herkesin kendi sorumluluk alanını kontrol ve analiz etmesini sağlayacak alt yapıyı şirketinizde oluşturunuz. Tek bir iş ve rapor dili, şeffaflık, verilere anında ulaşım ve hızlı iletişim çalışanın iş yükünü azaltır ve motivasyonunu artırır.

- Çalışanlarımızın kişisel gelişimlerini destekleyecek eğitimler, koçlu, geri bildirimler ve ikili performans görüşmeleri ile onların gelişimine destek olacak uygulamaları içselleştirmeliyiz. Adil, şeffaf ve ölçülebilir bir performans sistemi çalışanı mutlu eder ve gelişimi için dinamik tutar. Bu yöntemler çalışanlarla düzenli bir araya gelmemizi, somut konular üzerinde konuşmamızı sağlar ve onları önemsediğimizi gösterir.

-Takdir etmeyi, teşekkür etmeyi ve başarıyı ödüllendirmeyi çalışanlarımıza sıkça yapmalıyız. Takdir etmek ve ödüllendirmek motivasyon sağlamanın bel kemiği sayılabilir. Çalışanlar verilen bir işi başardıysa ya da verilenin de ötesinde bir başarı yakaladıysa, takdir edilmek onların en doğal hakkıdır.

- Takım çalışmasına özendirmek, çalışanlardan fikir almak, çalışanları dinlemek ve onlara saygılı davranmak gibi kendilerini değerli hissettirecek tutum ve davranışları onlardan esirgemeyiniz.

Paylaş: