×

Şantiye Hayatımdan Bazı Anılar



Şantiye Hayatımdan Bazı Anılar 

Sabri Günaydın
 
-Önemli endüstriyel tesislerden birinde çok yoğun bir çalışma ortamındayız. Çin’den komple alınan bir tesisin montajı için de  montaj grupları Çin ‘den gelmiş ve tesisin devreye alınabilmesi için zamanla yarışıyorlardı. Sahada dolaşıyordum ki, aşağıda resimde görülen manzara ile karşılaştım ve gördüklerime inanamadım.



Çinli montör yoğun çalışma temposu  sonucunda yorgunluktan boruların  arasında uyuyor..!
Hemen Çinli grubun başındaki mühendis ile iş güvenliği ekiplerine ulaştım ve durumu anlattım. Çinli grubun başındaki mühendis dostumuz,  önce kesinlikle inanmadı ve kendisini alarak iş güvenliği ekibinden arkadaşlarla birlikte Çinli montörün uyuduğu yere gittik ve hala uyuduğunu beraberce gördük… Kendisi ve iş güvenliği ekipleri flaş patlatarak resim çekmeye başladığında, aşağıdaki resimde göreceğiniz gibi, Çinli montör uyandı…
 

 
  • Çok önemli bir tarihi eser restorasyonu yapıyoruz. Bende tasarım grubu ve saha koordinasyonunun başındayım. Bu restorasyon virgülden sonra iki hane ile çalışılan bir iş.  İşin tamamlanmasına doğru Genel Müdür Yardımcımız bir gün uygulamalarımızı görmek istedi ve öğleden sonra beraberce sahayı dolaşmaya başladık. O akşam da eşimle birlikte ünlü bir sanatçının konserine gideceğiz. Saha gezimizin sonuna doğru akşamüstü geç saatte o tarihi eserin içindeki tuvalet alanlarını da görmek istedi. Tuvaletlerin duvarları da özenle seçilmiş mermerler ile kaplanmıştı. Tuvaletin kapısını açtık ve karanlık olduğu için aydınlatmayı da açmak istedik… El feneri ile baktık…  Ancak aydınlatma anahtarı ortada yok, görünmüyor… Kapıyı kapattığımızda  aydınlatma anahtarının kapının arkasında kaldığını gördük ve Gn.Md. Yardımcımızın  “Bu nedir..? Senden bu hatayı hiç beklemezdim” dediğini hatırlıyorum… Şantiye ofisine döndüğümde, mimari grupları ile çok iyi koordinasyon yapmamıza rağmen, bu hatanın nasıl oluştuğunu araştırmaya başladım ve bu hatayı bulmadan şantiyeden ayrılmamaya karar verdim. Eşime telefon açıp konsere gidemeyeceğimizi bildirdim. Mimari ve elektrik uygulama projelerimizi incelememe rağmen o akşam o hatayı bulamadım. Ertesi sabah erkenden mimari grubun başındaki arkadaşımıza gittim ve durumu anlattım… Projeleri açtık ve ne yazık ki mimari uygulama projelerini incelediğimizde tuvaletin kapı yönünün değiştiği ve  bize  bildirilmediğini tespit ettik… Tabii ki gereği yapıldı… Ancak sonuçta sevdiğim sanatçının konserine gidememiştik.

 
  • İstanbul’daki 3000 kişinin çalıştığı önemli kompleks yapılardan birinin şantiyesindeki sahada uygulama kontrol dolaşımlarımızda bazı alanlardaki asma  tavan içinde çekilen kabloların parça parça kesilerek bakırının  satılması amacıyla çalındığını tespit ettik  ve sahadaki bekçilerin arttırılmasını sağladık…

Ancak bir hafta sonra kablo hırsızlıklarının artarak devam ettiğini gördük… ve de önlemlerin attırılması için gereken ikazları yaptık.

Birkaç gün sonraki şantiye dolaşımlarımızda şantiyenin arka çıkış kapılarından birine yakın bir alanda iki kişinin büyük bir kablo makarasını, zorlanarak yuvarlayıp götürmeye çalıştığını gördük… Yanlarına yaklaştığımızda bizden kablo makarasını götürmek için destek olmamızı rica ettiler. Bizde yardımcı  olmak için davrandık ve bu arada yaka kartları olmalarına rağmen kendilerine hangi  ekipten olduklarını , kime bağlı çalıştıklarını  sorduğumuzda  her iki kişi koşarak yanımızdan uzaklaştılar...

Kablo hırsızlarına hiç bu kadar yakınlaşmamıştık… Daha sonra da alınan tüm önlemlere rağmen hırsızlar pano odalarına bir şekilde girerek panoların içindeki bakırlarıda sökerek çalmaya başlamışlardı…

 
  •  Ülkemiz yapı sektörünün, şantiyelerinin durumunun genel olarak özeti Şubat 2020 tarihi itibariyle aşağıdadır.

Mümkün olan en kısa zamanda bu ortamın düzelmesi dileğiyle…
Paylaş:
E-BÜLTEN KAYIT
Güncel makalelerimizden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun!
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin!
E-Bülten Kayıt