×

Sanayi, Eğitim, Türkiye

17715_r1_b3-crop  Sanayi, Eğitim, Türkiye 


Burhan Karadede


Tanımı doğrultusunda mühendislik, toplumu oluşturan en küçük yapı taşı insanların temel ihtiyaçlarını karşılayan, günlük hayatı kolaylaştıran çözümler üreten ve problemleri ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalarda bulunan yapıdır. Mühendisliği yapan kişiler, mühendislik doğrultusunda amaçlanan konuları tam manasıyla yerine getirebilmek için, yüksek eğitim almış ve belirli alanlarda uzmanlaşmış kişilerdir. Yapılan tanımlar doğrultusunda anlaşılmaktadır ki mühendislik ve toplum her zaman iç içe bulunan ve zaman içerisinde beraber gelişme gösteren disiplinlerdir.


 Zamanla gelişim gösteren bu iki disiplinin sonucunda insanlık tarihine yön veren gelişmeler yaşanmıştır. Yaşanan gelişmelere tarihçiler “Endüstriyel Devrim” demektedir. Bu gelişme sonucunda ise dünya aynı hızda dönerken mühendislik ve toplum çok hızlı bu değişimlere ayak uydurmaya başlamıştır. Hızlı ayak uydurma ve mühendisliğin gelişimi sonucundaysa endüstri mühendisleri bu devrimleri sıralamış ve Birinci, İkinci ve Üçüncü Endüstri Devrimi olarak farklı fazlara bölmüşlerdir. Şu anda günümüzde konuşulan ve çok yakın gelecekte içerisine gireceğimiz devrim ise Dördüncü Endüstriyel Devrimdir. Bu endüstriyel devrimler sırasıyla incelendiğinde ise mühendislik ve toplum konuları haricinde en çarpıcı şekilde yükselen konu ise çevre bilinci olmuştur. Çevre bilincinin bu iki disiplin içerisinde bu kadar yükselmesinde ki temel sebep ise dünya üzerinde tahminler ile belirlenen ve endüstrinin temel yapı taşı olan yer altı kaynaklarının azalması ve yaşadığımız dünyanın çevresel kirlilikler nedeniyle gün geçtikçe yorgun düşmesidir.


Tarihsel süreç içerinde insanoğlunun gelişim incelendiğinde bize gösterilen en temel hareket, insanoğlunun yerleşik hayata geçişidir. Bu sebeple birlikte tarım yapılmaya başlanmıştır ve toplumsal yaşam şekilleri iyice şekillenmeye başlamıştır. Mühendislik açısından incelendiğinde ise insanın var oluşundan beri mühendislikte çok hızlı bir devinim gerçekleşmiş ve insanoğlunun günlük ihtiyaçlarını karşılamak amaçlı malzeme biliminin temellerinin atıldığı ve malzeme mukavemeti üzerine yapılan çalışmalarla mühendisliğin doğduğunu görebilmekteyiz.


Tabi bu uzun tanım sonucunda ilk belirtileri taşlardan yapılmış olan mızrak, ok uçlarında veya barınma için oyulmuş mağaralarda görmekteyiz. Bu sayede Maslow’ unda belirttiği İhtiyaçlar Hiyerarşisi Teorisinin ilk iki basamağı olan Fizyolojik ve Güvenlik Gereksinimleri karşılanmış olmaktadır. Yerleşik hayata geçilmesi ve insanların bireysel yaşamdan çok toplumsal yaşama dönemsile birlikte de artan temel ihtiyaçlar sonucunda mühendisliğin sürekliliğinin olması gerektiği ve sonuç olarak antik şehitlerin oluştuğunu ve sistemlerin oluştuğunu tarih kitaplarından ve kalıntılardan öğrenmekteyiz. Bu sebeptendir ki Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi Teorisini oluştururken bu iki basamakla kalmamış ve toplam beş basamaklı bir teori ortaya koymuştur.


Artık toplum oluşmuştur ve günlük hayat haricinde savaşlarda dahil, hemen hemen her yerde mühendislik en temel çözüm yolu olmuştur. Toplum ve insan oğlu zamanla birlikte ilerledikçe çevresel ve dinsel baskılar nedeniyle her ne kadar mühendislikten yeri geldiğinde uzak kalmak zorunda kalmış olsalar dahil günümüzde görülmektedir ki aşikar bir şekilde mühendislik ve toplum önünde hurafe inanışlar yıkılmıştır. Bu eşiğin sonucu olaraksa dünya üç endüstriyel devrim görmüş ve bir dördüncüsüne hazırlanmaktadır. Bu durumda günlük hayat içerisinde toplum ve mühendisliğin ayrılamayacak ve bütünleşmiş iki disiplin olduğunu kesinleştirmektedir


18.yüzyıl sonu ve 19. Yüzyıl başlarında James Watts’ın buharlı makinayı icadıyla birlikte, dünya üstünde hızla artan nüfusun temel ihtiyaçlarına karşın yapılan üretimlerde ciddi artış olduğu görülmektedir. Bu icat aynı zamanda Birinci Endüstri Devrimim temeli niteliğindedir. Artan taleple birlikte, arzında artmasını sağlamıştır. İlk uygulamaları İngiltere’ de dönemin önde gelen sektörü olan tekstilde uygulanmıştır. O dönem incelendiğinde görülmektedir ki bu devasa tekstil fabrikaları ham madde lojistiğinin de kolay sağlanacağı Liverpool şehri etrafında gerçekleşmektedir. Haliyle köylerden kentlere ilk kitlesel göçler bu dönemde görülmektedir. Bahsedilen buharlı makineler önceden sadece ısınmak maksatlı kullanılan kömür ile çalışmaktaydı. Haliyle üretimde ki bu ciddi artışı karşılayacak yer altı kaynaklarına duyulan ihtiyacı karşılamak için ilk defa kadınların ve hatta çocukların kullanıldığı görülmektedir. Mühendislik bu süreç içerisinde çok ciddi bir devinim yakalamıştır ve farklı doğal kaynakların kullanılarak bu üretime nasıl entegre edilebileceği düşünülürken aydınlatmak için kullanılan petrolün çok daha verimli çalıştığı anlaşılmıştır. Bu nedenle makinaları petrolle çalışabilecek formalara sokabilmek için farklı entegrasyonlar ortaya çıkartmışlardır. Aynı dönem içerisinde elektriğin keşifi de gerçekleşmiş ve bu dönem için İkinci Sanayi devrimi denmiştir. Artık çok ciddi hammadde ihtiyacı doğmaya başlamıştır ve haliyle çalışma saatleri ve ortamları çok kötüleşmeye başlamıştır. Bu sebeplerden dolayı toplumda farklı yönetim bilinçleri ortaya çıkmıştır, bunlardan biri de sosyalizmdir. Bu akımlar sonucunda  insanların haklarını aramayı öğrenip daha insancıl koşullarda yaşamayı karşı tarafa kabul ettirmesiyle birlikte toplum bilincinin de mühendislikle birlikte eşdeğer şekilde yükseldiğini görebilmekteyiz.  Haliyle insan gücünde ki azalma ve artan ham madde ihtiyacı sonuncunda gelişen ülkelerin sömürgecilik ve kölecilik yarışına girdiği görülmektedir. Bu yarışın sonucunda da iki tane büyük dünya savaşının yaşandığı bilinmektedir.  Artık sanayi çok büyümüştür ve her alana yayılmıştır, haliyle yer altı kaynakları dünya üzerinde çoğu yerde talan edilmiştir. Bu durum da yakın tarihte çok konuşulmaya başlanan çevresel felaketleri getirmeye başlamıştır. Artık üretilen çözümler, oluşturulan standartlar verimlilik ve çevrecilik üzerine oluşmaktadır. Haliyle endüstri devrimleriyle oluşan enerjinin değeri bilinci çevresel faktörlerle birleştirilip yeşil enerjiye ve enerjinin daha verimli kullanılabileceği akıllı sistemlere geçişi sağlamıştır.




Kaynaklar

  1. Eric Hobsbawm- Kısa 20.Yüzyıl Tarihi

  2. Eric Hobsbawm-Sermaye Çağı

  3. Eric Hobsbawm-Sanayi ve İmparatorluk

  4. TÜSİAD – Tarih 1839-1939

  5. TÜSİAD-Tarih 1939-2002

Paylaş:
E-BÜLTEN KAYIT
Güncel makalelerimizden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun!
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin!
E-Bülten Kayıt