×

Artık BIM’e Geçilmesi Gerekiyor


Artık BIM’e Geçilmesi Gerekiyor

Ümit Balaban 



BIM Yöneticisi Ümit Balaban:Yaptığınız iki boyutlu çizimler tasarımsal olarak ne kadar doğru olsa da, çizimlerden sistemin uygulanabilirlik halinin elde edilmesinde disiplinler arasında büyük kopukluklara neden olabiliyor. İşte BIM bu kopuklukların nasıl ortadan kaldırılabileceği konusunda yapılan konuşmalardan yola çıkılarak gerçekleştiriliyor, kontrol edemiyorsunuz. Bu da projeciden inşaatçıya geçerken bir kopukluk yarattığı gibi disiplinler arasındaki koordinasyon problemini de doğuruyor.”

BIM Yöneticisi Ümit Balaban’la ‘BIM nedir’den başlayıp, bize neler sunduğunu etraflıca konuşmaya çalıştık. Bir çırpıda BIM’i tümüyle ortaya koymak kolay değil. Onun için bu söyleşiden sonra Ümit Balaban BIM’le ilgili yazılarına önümüzdeki sayılarda da devam edecek.
 
BIM Nedir?
BIM, kısaca Yapı Bilgi Sistemi veya Modellemesi olarak Türkçeleştirilen bir sistem. Bana göre doğru olan, Yapı Bilgi Modellemesi. Burada modelleme ve bilgi kavramlarının üzerinde durulması gerekiyor. Türkiye’de mevcutta sadece bir modelleme olarak düşünülüyor ve bunun üzerinden hareket ediliyor. O nedenle pek fazla tercih edilmiyor.

Neden böyle bir kavram ortaya çıktı?
Birçok konuda olduğu gibi Amerika’da keşfedilen, üretilen ve dünyaya empoze edilen bir süreç. Tıpkı CAD gibi... Şuanda kullandığımızı yazılımların birçoğu bu sisteme dâhil edilmiş durumda. Bilindiği gibi CAD; kâğıt kalemden, 2 boyutlu çizimlere imkân veren bilgisayar ortamıdır. Bu süreçte kullandığımız yazılımlar, yeterli gelmemeye başladı. Çünkü yapılan projeler sadece 3-5 katlı binalar, bir iki sistemle çözüm üretebilecek projeler değil. Çok daha karmaşık sistemler üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Bu karmaşık sistemleri iki boyutlu yazılımlarla çözmeye çalıştığınızda, birçok aksaklıkla karşılaşıyorsunuz. Bunlara kısaca bakacak olursak;

Tasarım Dokümanlarının Zayıflığı:
Yaptığınız iki boyutlu çizimler tasarımsal olarak ne kadar doğru olsa da, çizimlerden sistemin uygulanabilirlik halinin elde edilmesinde disiplinler arasında büyük kopukluklara neden olabiliyor. Projeciden uygulamacıya geçerken bir kopukluk yaratırken, elektrik, mimari ve statik gibi diğer disiplinler arasındaki koordinasyon problemini doğuruyor. Sadece kendi disiplininizde bile koordinasyon problemi yaşayabiliyorsunuz. İşte BIM bu kopuklukların nasıl ortadan kaldırılabileceği konusunda yapılan tartışmalardan yola çıkılarak gerçekleştirilen bir platform.

Tasarım Değişikliği ve Yeni Çalışmalar:
Biliyorsunuz ki işveren her zaman haklıdır. Yapı üzerinde onun istediği her şey olmak zorundadır. Yapım sürecinde bile proje üzerinde farklı istekleri mutlaka olacaktır. Ertelemeler, bütçe aşımları, hatalar ve hukuki dava aşamaları da bu sürece dâhil edilince, projede değişiklikler ve yeni çalışmalar mutlaka olacaktır. Teknoloji hızlı ilerliyor. Buna gençler hızlı adapte oluyorlar ama devam eden süreçlerin bu sisteme adapte olması gerekiyor. Bu süreçte bazı kopukluklar oluyor. Bu kopukluklarda projeci için ve uygulamacı için düşük kârlılıklar ortaya çıkarıyor.  Dolayısıyla bunları ortadan kaldırabileceğimiz bir sisteme ihtiyaç duyuyoruz. Bunun da en güzel yolu bilgisayar ortamına taşımak.

Planlama ve Koordinasyon:
Burada bütünleşik tasarım çok önemli. Buna da IPD (Integrated Project Delivery) deniliyor, BIM süreciyle çıkmış ve yasal süreçleri de birlikte getirmiş. Artık; “Yaptığın projeyi devletten bağımsız, hukuki çerçevede seni koruyarak inşaat sürecini onaylatıyorum.” deniliyor.  Sizin mimarla, elektrikçiyle, projeciyle… yani diğer disiplinlerle uyuşmazlığınız ortaya çıkıyor. Normal şartlarda bunların hepsi inşaat sırasında, sahada çözmeniz gereken şeyler.  Projeciye verilen süre, kârlılık oranlarının düşük olması bir sanayici gibi, herhangi bir ürün üretir gibi proje üretmeye zorluyor. Hiçbir araştırma yapmadan, hiçbir şey geliştirmeden aynı sistemleri ortaya koyarak proje üretmenizi sağlıyor.

AMERİKA’DA BİLE PROJELERİNİN %30’U ORİJİNAL PROJEYE UYMUYOR
Amerika’da var olan projelerinin %30’u orijinal projeye uymuyor. Bu çok ciddi bir rakam... Müşterilerin yüzde 92’sinin dizayn projelerinin, proje olarak doğru ama sahada uygulanabilir olmaması veya çok büyük eksikliklerinin olması söz konusu. Amerika’da bütün bu olumsuzluklar göz önüne alınarak bir karar alınmış ve denilmiş ki; “Biz bütün süreçleri bir bilgi içeren model üzerinde tasarlayalım.”
Yapı bilgi modellemesi tasarım aşamasından başlar, yapının ömrünü tamamlamasına kadar olan süreci kapsıyor. İnsanlar artık standartlarla çalışıyorlar. Bizim de artık bir standart oluşturmamız gerekiyor. Diğer standartlar (CAD) için geç kaldık. Bari BIM standartlarında gecikmeyelim. Bir şeyleri baştan keşfetmektense, var olanı adapte etmek daha kolaydır. Zaten birçok firma yurtdışında iş yapıyor ve onların iş modellerine ayak uydurmak zorundalar. Bu yıl itibariyle İngiltere’de devlete teslim edilecek projeler BIM sürecinden geçecek. Dosya alışverişi sırasında bir mimardan bir proje almak istediğinizde bile kullanılan yazılımlardan dolayı birçok problem yaşayabiliyorsunuz. BIM sürecine geçtiğinizde projelerin uygulanabilir hali, yüzde 80-90’lara çıkıyor. Artık 4 boyutlu- 5 boyutlu çizimlere geçiyoruz. Türkiye henüz 3 boyutlu da. Bir klima santralini odaya koymadan önce o duvarın ne zaman kapanacağını önceden biliyor olmam lazım. Yoksa cihazı koymak için duvarı yıkmak zorunda kalırsınız.


Bu bahsettiğiniz oranlar ABD için geçerli olan durum Türkiye’deki durum nasıl?
Amerika’da inşaat sürecini takip eden bir kurum veya topluluk var. Türkiye’de bunu denetleyen veya takip eden bir oluşum da yok. O kadar standardın olduğu ve denetlendiği bir ülkede inşaat alanında yaşanılan olumsuzluklardan bahsediyoruz. Standartlaşma dediğimiz kavram Türkiye’de çok eksik. Genellikle yurtdışından alınıp Türkçeye çevirerek kabul ediyoruz. Biz kendi standartlarımızı üretemediğimiz gibi, uygun standart projeler de oluşturamıyoruz. Her firma farklı bir standardı kabul edip, o standarda göre bir proje üretebiliyor. Oysa diğer ülkeler kendi standartlarına göre projeyi hayata geçiriyorlar. Biz hem başka bir ülkenin standardını uyguluyoruz hem de o standardı kendimize göre, daha doğrusu işimize geldiği gibi uyguluyoruz.


BU SİSTEM BİZE BİLGİYİ GETİRİYOR
Yapının geometrisi, şekli nasıl… Kullanılacak malzemeler neler, daha işe başlamadan bir model üzerinde görebiliyorsunuz. Bunun dışında yasal gereklilikler, ücretler, malzemelerin montaj detaylarını sağlıyor. Kabaca bir kod sistemi ortaya çıkarıyorsunuz.
Burada yeni bir kavram ortaya çıkıyor. Bu kavram çıkınca bunu yöneten birinin olması gerekiyor ve asıl problem de burada başlıyor.  Modellemenin doğru bir şekilde hayata geçirilmesi için BIM yöneticisi gerekiyor. BIM Yöneticisi, BIM araçlarını takip eden kontrol eden kişidir. İşletmenin istenilen şekilde olması, istenilen detaylara hâkim olması gerekiyor. Kullanılacak yazılımları da çok iyi biliyor olması gerekiyor. Tasarımcıya, uygulamacıyla, işletmeye yardım eden birinden bahsediyoruz.                                                                                                                               
Bu platformun avantajları, koordinasyon ve işbirliği, anlaşmazlıkları önleme ve risk azaltma, yüksek düzeyde esneklik sağlayarak anlık revizyon imkanı sağlar. Zamanlama ve maliyet iyileştirmesi yapar. Bina ömrünce bakım ve onarım kolaylığı ve özellikle maliyet ve zaman kaybına uğramadan dokümantasyon kolaylığı sağlar. Birçok ülke, BIM’i standartlaştırmış durumdalar ve bizim de devlet olarak bunu standartlaştırmamız gerekiyor. Fakat bunun nasıl yapılabileceğini gerçekten bilemiyorum.

BIM bir tekel mi oluşturuyor?
BIM bir tekel değil, bu mantıkla bakılırsa TSE’de bir tekel olarak görülmeli. BIM bir süreç olduğu için tamamen yazılımdan bağımsız. Buna özellikle dikkat ediyorlar.  BIM bir Revit programı değildir. Bunula birlikte diğer birçok programı rahatlıkla kullanabilirsiniz. Bu yazılımlar BIM’i destekliyor ve ortak bir dil oluşuyor. Sistem kullanıcıyı yazılımdan bağımsız hale getirmeye çalışıyor. Böylece işvereni de yazılımdan bağımsız hale getirmeye çalışıyor.

ŞİRKETLERİN BU SÜRECE ADAPTASYONU
Şirketlerin bu sürece adaptasyonu çok önemli. Öncesinde de işverenin talepleri doğrultusunda işverene bu sistemin doğru anlatılması gerekli. BIM Platformuna geçiş evreleri var. Sadece programı aldım geçtim diye bir şey yok. İnsanların kafasında; “Ben bir yazılım aldım, bu yazılımla her şeyi çözebilirim.” düşüncesi var, böyle bir şey yok. Öncelikle bir pilot ekip kurmanız gerekiyor. Sonrasında BIM hakkında bilgilendirme ve BIM’le kullanabileceğiniz yazılımların neler olabileceği, bu programların eğitimleri söz konusu. Sonrasında “BIM Uygulama Planları” diye bir kavram çıkıyor ortaya. BIM Uygulama Planlarını kullanan kişi, BIM yöneticisidir. BIM Yöneticisi bir plan doğrultusunda kararlar veriyor. Mimarlara, projecilere, uygulamacılara iş bölümü yapar. Hangi disiplinin, hangi bölümden sorumlu olduğunu belirler ve istediği planları bir platformda görür. Böylelikle yapılan hatanın nereden kaynaklandığını görerek müdahale eder. Aslında bu tür bir süreç BIM olmasa da yapılması gereken bir planlamadır. Disiplinler arasında maillerin koordinasyonunu bile bu platformda görebilirsiniz. İnsanoğlunun bilinçlenmesi ve bu sürecin yönetilmesi için bu tür bir platforma ihtiyaç duyuyorsunuz.

FAZING-AŞAMALAR:
BIM süreci asla tek yazılımla çözülen bir şey değil. Tek bir markaya ait olan bir şey değil. Farklı disiplinlerin kullandığı yazılımları birleştiriyorsunuz. Böylelikle problemleri görüyorsunuz. Bütçelerinizi, iş devam süreçlerinizi, hatta hak edişlerinizi buradan takip edebiliyorsunuz.

MALİYET ANALİZİ:
Bir işveren olarak bir bina yaptırırken, ne kadar bütçe ile işe başlayacağınızı bilmek istersiniz. Şuanda bu ancak iş bittikten sonra öğrenilebiliyor. Oysa BIM sürecinde işe başlamadan 5. boyutla ne kadara mâl olacağını görebilirsiniz. Bunun dışında 6. boyut var. Binayı nasıl diktiniz? Binanın sorumlusu kim, güneşten ne kadar yararlandınız, doğal havalandırmayı sağlayabildiniz mi? Bunları görebiliyorsunuz. 7 boyut Bina İşletmesi, bakım ve onarım. Eğer siz binanızın bakım ve onarımını yapmıyorsanız binanızın verimliliği giderek düşecektir. Dışarıya daha fazla karbon emisyonu salıyorsunuz demektir. Çevreyi daha fazla kirletiyorsunuz demektir. Bakım ve onarımda QR kod sistemini kullanabilirsiniz. Bakım mühendisi cep telefonuyla kare kodu okutup, sistem veya herhangi bir cihazın bakım zamanını, arızasını görebiliyor. Veya bakım ve onarım zamanını önceden görebiliyor. Yönetici de bunu bilgisayarından takip edebiliyor. QR Kod sistemiyle bakım ve onarımların takibi çok kolay olacaktır.


BIM İNŞAAT SEKTÖRÜNDE ÇALIŞANLARA BÜYÜK AVANTAJLAR SAĞLIYOR
3 boyutlu bir modelin oluşturulmasını başka yazılımlarla da yapabilirsiniz, oluşturduğunuz model üzerinden diğer planlarla karşılaştırıp çözüm üretebilirsiniz ama bu yeterli değil. Bunu yapabildiğiniz için BIM sürecine dâhil olmuyorsunuz. Bu sürece dâhil olabilmeniz için, bilgi de eklemeniz gerekiyor. Yoksa sizin yaptığınız sadece yapının modellemesi olur. Yapının Bilgi Modellemesini (BIM) yapmak daha farklı bir şey.  Her ne kadar genel olarak işverenin avantajına gibi gözükse de, bu sektörde çalışanlara da büyük avantajlar sağlıyor. Üretilen binanın ne kadar zamanda üretileceği, yasal gereksinimleri veya imalat montaj detaylarına göre üretilmesi çok önemli. Daha da önemlisi kendi mesleklerini en güzel şekilde ortaya koyabilir olmalarıdır.


Firmalar BIM’e neden geçmek zorundalar?
Bundan yıllar önce projeler elle çiziliyordu. Sonra CAD sistemine geçtiler, neden geçmek zorunluluğu duydular? Çünkü daha hızlı üretmek zorundaydılar. Artık üretilen eserin, hem hızlı hem de doğru bir şekilde üretilmesi gerekiyor. BIM’e geçilmesi gerekiyor çünkü daha karmaşık sistemlerin kullanıldığı binalar üretiliyor. Bu karmaşık binaların disiplinler arası koordinasyonu çok zor, detayları çok zor, hesapların yapılması çok zor. Üretilirken diğer disiplinin çalışmasını görmeniz lazım. İkincisi piyasa rekabeti; piyasada BIM Platformu çok hızlı yayılıyor. Birçok proje bu platform üzerinden gerçekleştiriliyor. Bu platformda yer almayan firmaları zor günler bekliyor. Zaten bir mimarsanız, bir mühendisseniz bu gelişmeye ayak uydurmak zorundasınız. Yapı sektöründeki her kademedeki herkesin BIM’e geçme zorunluluğu var. Firmaların kendi ürün kataloglarını üretmeleri gerekiyor ki biz onları alıp kullanabilelim.


 
Paylaş:
E-BÜLTEN KAYIT
Güncel makalelerimizden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun!
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin!
E-Bülten Kayıt