×

Bir Tablonun Anlattıkları Bölüm-18



Bir Tablonun Anlattıkları
Bölüm-18


Hazırlayan ve Derleyen: Erdemir Toykan

Sn. Erdemir Toykan tarafından hazırlanan ve derlenen;  dünya klasikleri arasında yer alan tabloları sizlere tanıtmaya devam ediyoruz. Sn. Erdemir Toykan’a bu değerli çalışması için çok teşekkür ederiz. 



THE FARM
JOAN MİRO I FERRA 1893-1983 İspanya 

20.yüzyılın en ünlü sanatçılarından biriydi. Sürrealist Hareketi'nin öncülerindendi ve daha sonra herkesçe tanınan kendine özgü bir tarz geliştirdi.  

Miro bu eser üzerine şunları söyledi: “The Farm bütün hayatımı özetliyordu. Devasa bir ağaçtan küçücük salyangoza, ülkemle ilgili sevdiğim bütün şeyleri bu tuvale aktardım.” Sanatçı dokuz ay boyunca her gün sekiz saatini bu eseri yaratmaya ayırıyordu, ancak resim bittikten sonra onu satın alan kimseyi bulamadı çünkü o zamanlar Paris’te kübizm revaçtaydı. Miro bu resimde Katalan halk sanatı ve primitivizme duyduğu ilgiyi yansıtıyor. Dikkatli bir şekilde oluşturulmuş nesneler ve detaylara gösterilen dikkat, rahatsız edici bir kontrast oluşturur. Yaptığı resimler hiçbir zaman tamamen soyut olmadı, ancak görüntüleri sık sık değişen gerçekliği tasvir ediyordu. Montroig’deki Katalonya manzaraları Miro'nun sanatında çok etkili oldu. Fauvistler ve kübistler Miró'nun ilk çalışmalarını etkiledi. 1924 yılında Fransa'daki sürrealist grubuna katıldı, “rüya” resimleri diye hitap ettiği eserleri ortaya koydu. “Otomatik çizim” (çizim yaparken bilinçaltının zihni ele geçirmesine izin vermek)denilen tekniği kullandı. İspanyol İç Savaşı'ndan etkilenen çalışmaları politik meselelerle örülüydü. Düzleştirilmiş formlar, özenle çizilmiş nesneler, Cézanne ve kübistlerin etkisini gözler önüne serer.

The Ear of Grain 1922-23
 
Bu eser, Miro'nun günlük nesneleri konu edindiği ilk çalışmalarından biridir. Genç bir sanatçı olarak Miró, Hollandalı üstatların özenli, ayrıntılı gerçekçi resimlerinden etkilendi. Nesnelere gösterdiği özen, daha sonra Miró'nun imzası haline gelecek düzgün çizgilere sahip biyomorfik formlarda görülebilir. 
 
Dancer 1925
 
Bu resim, sanatçının en şiirsel eserlerinden biridir. Tuvale, kahverengi boya ile astar attıktan sonra sanatçı, kahverengi renk hala bir kenar şeklinde görünecek şekilde mavi bir tabaka uyguladı. Mavi katman, ressamın elinin süpürme hareketlerini göstermek için boya fırçasının lekeleri ve izlerini bırakarak geniş, hızlı hareketlerle eklenmiştir. Fikir ilk olarak Miro, Noel tatilini Barselona'da geçirirken geldi, o zamanlar oldukça iyi bilinen Eden Konseri adlı barda bir dansçıyı izliyordu. Birkaç küçük eskiz hazırladıktan sonra, Paris'teki Rue Blomet'teki stüdyosuna döner dönmez çalışmaya başladı. Miro, sanatçı olarak gelişiminde önemli bir aşamanın başlangıcını belirten bu tabloya çok düşkündü.
 

Painting 1936
 
1920’lerin sonuna doğru Miro, boyaları bir araç olarak görmeye başladı ve yeni ifade araçlarının peşine düştü. Daha sonraları masonit (sıkıştırılmış levha) üzerine resim yapmaya başlayan Miro başka malzemeleri de bir araya getirerek denemeler yapmaya başladı. Bu resim, Miro’nun malzeme konusunda farklı şeyler denediği dönemin altını çiziyor.
 

The Beautiful Bird Reavealing the Unknown to a pair of Lowers 1941 

Constellations (Takımyıldızları, 1940-41) serisinde Miro kompozisyonda yeni zorluklar yaratmaya ve sonra bunları çözmeye karar verdi. Seriye ait olan bu resim basitleştirilmiş formları kullanarak karmaşık takımyıldızını betimler. Bu seri üzerinde çalışırken Miro Alman birliklerinden kaçmak için ailesi ile Fransa'dan Mallorca'ya kaçmak zorunda kaldı. Görünüşe göre aile, yanlarına bu resimlerden başka çok az şey aldı. Bu kompozisyonlardaki kaotik atmosfer, Miro'nun o sırada Avrupa'daki ayaklanmaya dair duygularını yansıtıyor.


 The Smile of the Flamboyant Wings 1953
 
Materyallerin kullanımı Miro’nun eserlerinde giderek daha önemli hale geldi. Bir dönem kendini seramiğe adadı ve Artigas ile birlikte yeni teknikler geliştirdi. Bunun etkisiyle resimlerini yaparken ellerini kullandı ve eski mağara resimlerinden esinlendi. 
 
The Great Carnivore   1969
Bu resimde Miro merakla bakan bir göz ve dişlere sahip ilkel bir yaratık ortaya koyar. Yükselen duruşuna ve tehditkâr sırıtışlarına rağmen, sanatçı onu zararsız, mizahi bir dokunuşla çiziyor.   


The Hope of a Condemned Man 1974
 
Barselona'daki Joan Miró Vakfı'nın daimî koleksiyonunun bir parçası olan üç resimden biri. 
(Ref: Oggito (Çeviren: Aslı İdil Kaynar))
 





 
Paylaş:
E-BÜLTEN KAYIT
Güncel makalelerimizden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun!
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin!
E-Bülten Kayıt