×

Liderlik Zorbalık veya Narsistlik Değildir!



Liderlik Zorbalık veya Narsistlik Değildir!

Levent Taşkın
 

 [Yayım Tarihi: 16 Haziran 2025]

Ülkemizde her gün yeni bir tartışma ve yeni bir kutuplaştırmanın yaşandığı bir eko sistem oluşturulmuş durumda. Bir birimi yönettiğinizde onu ya yetkinliğiniz ve yönetselliğinizin sağladığı beceri ile kontrol edersiniz ya da o birimin size verdiği yetkiyi sizinle aynı görüşte olmayanları veya size rakip olma potansiyeli olanları yok edecek bir strateji ile kontrol edersiniz. Kutuplaştırma, sürekli düşman yaratma, mağduriyet yaratma, zorbalık, korku yaratma, yalan ve iftira gibi birçok davranış şekli bilinçli olarak sizin stratejiniz haline gelmişse, o zaman size rakip olanları yok etme stratejisini uygulamaya başlamışsınızdır. İş hayatı da aslında toplumsal olguların, ahlakın, adaletin, etikliğin ve yetkinliğin bir bütünüdür. Toplumda var olan iyi veya kötü kabul görmüş veya alıştırılmış veya benimsettirilmiş olan uygulamaların bir yansıması da iş hayatının içerisindedir. Sermayenin değişimi, yeni şirketlerin doğuşu veya kısa sürede büyük sermayeye sahip şirketlerin hızla artışı, şirketlerin üretimle mi finansal kazançlarla mı veya ilişki yönetimiyle rakipsiz ihalelerin kaymağı ile mi büyüdüğü o şirketteki hiyerarşik ve yönetsel yapı hakkında bir fikir vermeye yeterli olabilmektedir. 
Şirket yönetiminde liyakatlı ve yetkin kişilerin yönetim kademelerinde karar verici olarak görev alması; kararların verilere dayalı ve ortak akılla alınabileceği bir yönetim yapısının oluşması; çalışanlara değer verilmesi ve içeriden yönetici veya yetkin kişilerin yetişmesi için gerekli alt yapının oluşturulması sürdürülebilir bir başarıyı ve daha da önemlisi liderliğin yetkin ve liyakatlı kişilerce yapılmasını sağlar. 

Aksi takdirde ‘’ben ne dersem o olur ‘’ veya ‘’ her şeyi ben bilirim’’ narsistliği ile gelen bir liderlik başlar. Narsist yönetici aslında bir çeşit zorbadır. Narsistlik sadece kendisini seven ve kendisini herkesin üzerinde gören kişilerde oluşan bir hastalıktır. Narsistliğin getirdiği negatif yönetsellik aslında çalışanı bezdiren bir tutumla ilgilidir. Koltuğunu korumaya çalışan zorba bir yöneticinin de tutumu ve davranışı çalışanı bezdiren ve saygısızlığı ön planda tutan bir tutumdur. Farklı kişiliklerde olsa onların davranışlarının sonucu çalışan üzerinde negatif ve onur kırıcıdır. Liderlikten ziyade amaç her şeyi ve herkesi kontrol etmek ve herkesin biat etmesini istemektir. Farklı fikire, görüşe, eleştiriye tahammül edemezler. Narsist bir lider herkesten daha iyi olduğuna ve kendisi olmazsa hiçbir işin yürümeyeceğine inanır. Bu nedenle kimseyi dinlemez, fikir almaz. Her işin nasıl yapılacağını o bilir ve sadece talimat verir. Geri bildirimi ve eleştiriyi hiç sevmez; aksine agresifleşir ve hatta kin bile tutar. Çalışanı takdir etmeyi ve teşekkür etmeyi hiçbir zaman düşünmez. Ben merkezli bir davranış içerisinde kimseyi beğenmez. Kişilerin duygularına veya ihtiyaçlarına karşılık vermez, hatta kimseyi önemsemez. Kendisinin takdir alması ve başarısı dışında hiçbir şey onu mutlu etmez. Başarısızlıkta ise tüm ekip payını alır. Özgüveni ve egosu aşırısı yüksek olduğu için öfke patlaması yaşar, herkesin içerisinde sesini yükseltip çalışanı rencide edebilir. İş ve kendi öncelikleri gereği insanların her zaman her yerde emire amade kendisi için çalışmaya hazır olmasını bekler. 

Zorba lider de kendisini herkesin üzerinde konumlar. Bu nedenle çalışanlarını aşağılamak, onlara emir vermek ve mobbing yapmak onun temel davranış biçimidir. Bu tür liderler rakip istemezler, rekabeti sevmezler. Bu nedenle rakiplerin veya rakip adaylarının en kısa sürede iş yerinden ayrılması için gerekli tüm zulmü ve değersizleştirmeyi yaparlar. Bunun için ellerindeki gücü sonuna kadar kullanırlar. Gerekirse iftira atarlar, onlara tuzak kurarlar veya onları hata yapmaya zorlarlar. 

Bu tür iş yerlerinde çalışanlar öncelikle güvensizlik hissi ile işe gelirler. Her gün her an ne olacağını ve olumsuz ne yaşayacağını bilememenin ön görülmezliği onları psikolojik olarak yıpratır. İş yerinde olumsuz, mutsuz ve negatif bir ortam oluşmuştur. Zaten liderin de istediği budur. Her gün bir kaos, belirsizlik, kutuplaşma, güvensizlik ve dayanışmanın olmaması gerekir ki istediği gibi her şeyi kontrol altında tutabilsin. Bu şekilde morali bozuk, enerjisi düşük, gelişim ve yükselme hedefi olmayan bir çalışan grubu ile istediği kontrolü ve gücü kazanmış olur. Performans düşmüş, nitelikli elemanlar ilk fırsatta işten ayrılmış, fikirlerin dinlenilmemesi sonucu rekabetten ve yenilikten uzakta kalınmış, eleman sirkülasyonu artmış kimin umurundadır. 

 


 
Bu tip zorba ve narsist liderlerin en büyük sorunları:

1.    Gücünü otoriteden, unvandan, fiziksel çevreden, hiyerarşik olarak daha üst pozisyonlardan almaktan hoşlanmasıdır. 

2.    Değişimi ve zor durumlarla baş etmeyi yönetemezler. Nitelikli kadroları olmaz ya da zaten fikir almadıkları için çaresizlik yaşarlar.

3.    Her şeyi bilmek ve her şeyi kontrol etmek takıntısı onu detaylarda boğar. Çok ama boş çalışır. Kimseye güvenmediği için delegasyon ve yetkilendirme yapamaz, iş geliştirecek konuların farkında olması mümkün olamaz.

4.    Kendini geliştiremez. Hep bildikleriyle kalır, zamana ayak uyduramaz. Kendi perspektiflerinin ve yaklaşımlarının dışındaki görüşleri dikkate almaz. Kendi görüşlerine sıkı sıkıya bağlı olan bir lider, gelişim ve yaratıcılık fırsatlarını kaçırır. Geri bildirim almaz, hele hele eleştiriyi hiç kabul etmez. Bu da gelişimini durdurur. 

Lider olmak her şeye ve herkese karışmak; her şeyi bilmek ve herkesi kontrol altında tutmak değildir. Bunu anladığımız gün daha üretken, daha huzurlu ve daha tutkulu şirketlere ve daha iyi bir geleceğe sahip olacağımız kesindir. Lider olmak; önderlik yapmak, yol açmak ve kendisini takip edecek yetkin ve liyakatlı insanlar yetiştirmektir. İyi liderler, kendilerini geçecek takipçiler yetiştirirler. Çalıştığı insanların duygularını harekete geçirir. Çok dinleyip, az konuşur. Düşünen ama aynı zamanda düşünülendir. Yaratıcı ve cesur olurken hedefe ulaşmanın tadını çıkarırken yeni hedefler belirler. İşlerin yapılmasını çok küçük hareketlerle sağlar. Emirlerini bir çok kelimelerle değil, yaptığı birkaç işle yayar. Her şeyle bilgilenir, ancak nadiren karışır. Bir katalizördür ve eğer orada olmazsa, işler o kadar da iyi gitmeyecekse bile, başardığında hiçbir övgüyü üstüne almaz. Arkadan önderlik eder ve ekibine huzur verir.


Özetle liderlik, zorbalık veya narsistlik değildir. 

 
Paylaş:
E-BÜLTEN KAYIT
Güncel makalelerimizden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun!
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin!
E-Bülten Kayıt