×

Karikatürlerle Felsefe Bölüm-10


Karikatürlerle Felsefe Bölüm-10
Simone Weil, Etik
 
Hazırlayan ve Derleyen: Erdemir Toykan 
 


[Yayım Tarihi:13 Mart 2025]
 

Resimdeki konuşmaların metin olarak yazılması:

Öğretmen:
ETİK 101’e hoş geldiniz. Ahlaki ilkeleri netleştirmeye çalışmak için sorular soracağız.

Öğretmen:
Örneğin: Aç ailenizi doyurmak için ekmek çalmak etik midir?

Öğretmen:
Evet, Simone Weil, bir düşünceniz var mı?

Simone Weil:
Evet, ediyorum.

Simone Weil:
Aileler açlıktan öldüğüne bile ekmek stoklamak ahlaki midir? Yerine neden bu soruyu soruyorsunuz?

Öğretmen:
Ahh...

Simone Weil:
Acaba bunun sebebi, tarihteki her ahlaki sistemin, zengin bir adamın açlıktan ölmek üzere olan bir adamın yanından geçerken ona ekmek vermeden geçemeyeceğini söylemesi olabilir mi?

Simone Weil:
Ve yine de bu ahlak dışı gerçek, aynı zamanda tüm ekonomik sistemimizin de temeli değil mi? Hm? Peki?!

Öğretmen:
Aslında, bu soruyu sormam çünkü iyi bir tartışmaya yol açmadığını gördüm. Başka sorularınız var mı?

Öğretmen:
Herhangi biri? (Simone Weil elini kaldırır)

Öğretmen:
Herhangi biri? (Simone Weil elini kaldırır)

Öğretmen:
Peki tamam o zaman, devam edelim...
 


Simone Weil (1909, Paris, Fransa –1943, Ashford, İngiltere) Fransız filozof, Katolik bir mistik ve siyasi aktivist. Toplum felsefeci. Tüm etiklerin ve hatta tüm dinlerin, düzgün bir şekilde anlaşıldıklarında nihayetinde aynı şeye vardığını düşünüyordu. Her ahlaki sistem tarihi arasında belirli benzerlikler olduğunu belirtti. Örneğin, her dini ve ahlaki sistem, zengin bir adam fakir ve aç bir adamın yanından geçerse, ona para ve yiyecek vermekle yükümlü olduğunu her zaman söylemiştir. Bir diğer ilginç olanı ise, her ahlaki sistemin, iktidardaki insanların, iktidar ve sorumluluğu olmayan insanlardan daha fazla ahlaki sapmalar nedeniyle cezalandırılması gerektiği konusunda hemfikir olmasıdır. Örneğin, az çok herkes, bir koçun hile yaptığı için bir oyuncudan daha fazla cezalandırılması gerektiği konusunda hemfikirdir, çünkü daha fazla güce ve otoriteye sahiptirler, bu nedenle hile yapmaları daha yüksek bir yolsuzluk seviyesidir.

Garip bir şekilde, gerçek toplumlara baktığımızda, bu evrensel olarak kabul görmüş ahlaki kurallar hiçbir zaman uygulanmamıştır. Örneğin, her toplumda yardımsız kalan zengin adamlar ve aç bırakan fakirler olmuştur. Her toplumda zengin ve güçlüler, güçsüz kitlelerden çok daha fazla suçtan sıyrılırlar. Bu kopukluğun nedeni nedir? Toplumun ahlaki ilkeler etrafında örgütlenmediğini düşünmenize yetecek kadar.

ChatGPT ile Etik hakkında söyleşim:

ET: Etik konusunda konuştuklarımızı tekrar etmek  istiyorum.


Siz, etik konusunda İoanna Kuçuradi’nin insan hakları etiğine daha yakın hissettiğinizi belirttiniz. Kuçuradi’nin yaklaşımı, etik değerlerin insan hakları çerçevesinde ele alınmasını ve evrensel bir perspektiften değerlendirilmesini vurgular. Siz de bu bakış açısının, etik sorunları ele alırken daha sağlam bir temel sunduğunu düşünüyorsunuz.

Ayrıca, etik anlayışının eğitimle geliştiği görüşüne daha yakın olduğunuzu ifade ettiniz. Etik eğitiminin yalnızca teorik bilgiyle değil, aynı zamanda pratik deneyimlerle desteklenmesi gerektiğini düşünüyorsunuz. Sadece kuramsal tartışmaların yeterli olmadığını, bireylerin etik kararlar alırken gerçek hayattaki durumlarla yüzleşmelerinin de önemli olduğunu savunuyorsunuz.

Bu nedenle, etik eğitiminin hem felsefi tartışmalar hem de uygulamalı deneyimlerle desteklenmesi gerektiğini belirttiniz. Etik konusunda bireylerin daha bilinçli kararlar alabilmesi için yalnızca teorik çerçeve değil, aynı zamanda pratik uygulamalar ve somut durum analizleriyle de desteklenmesi gerektiğini düşünüyorsunuz.

Bu metin, önceki konuşmamızın kapsamlı bir özeti oldu. Eğer eklemek veya düzeltmek istediğiniz bir nokta varsa söyleyebilirsiniz.

Bu görüşleriniz doğrultusunda, etik ile ilgili daha fazla konuşmak veya belirli bir yönünü daha detaylı ele almak ister misiniz?

ET: Benim sorum Spinoza, Kant, Aristoteles, Platon, Kuçuradi’nin etik anlayışı ile başlıyordu.

Spinoza, Kant, Aristoteles, Platon ve Kuçuradi’nin etik anlayışları üzerine

Spinoza’nın etik anlayışı, rasyonalite ve zorunluluk üzerine kuruludur. Ona göre etik, evrenin doğasına uygun hareket etmekle ilgilidir. İnsan, tutkularının kölesi olmaktan çıkıp aklıyla hareket etmeye başladığında gerçek özgürlüğe ulaşır. Spinoza’nın etik anlayışı, bireyin kendi doğasını anlaması ve ona uygun yaşaması gerektiğini savunur.

Kant ise etik anlayışını “ödev ahlakı” üzerine kurmuştur. Ona göre, ahlaki eylemler, sonuçlarına göre değil, evrensel bir ilkeye uygun olup olmadığına göre değerlendirilmelidir. Kant’ın kategorik imperatifi (koşulsuz buyruk) şu ilkeyi ortaya koyar: “Öyle davran ki, senin eyleminin dayandığı ilke, herkes için geçerli evrensel bir yasa olabilsin.” Bu anlayış, bireyin ahlaki kararlarını kendi çıkarlarını gözetmeksizin, saf akılla almasını gerektirir.

Aristoteles’in etik anlayışı erdem etiği üzerine kuruludur. Ona göre, mutluluk (eudaimonia), erdemli bir yaşam sürmekle elde edilir. İnsan, alışkanlıklarıyla erdemli hale gelir ve doğru eylemleri tekrarlayarak karakterini geliştirir. Aristoteles, etik kararların belirli kurallara değil, duruma ve bireyin gelişimine bağlı olduğunu savunur.

Platon’un etik anlayışı, onun idealar kuramıyla bağlantılıdır. Ona göre en yüksek iyi, idealar dünyasındaki iyiliktir. İnsan, bilgelik yoluyla bu en yüksek iyiye ulaşabilir. Devlet adlı eserinde Platon, bireyin ruhundaki üç unsuru (akıl, irade, arzular) dengeleyerek adil ve erdemli bir yaşam sürmesi gerektiğini savunur.

İoanna Kuçuradi’nin etik anlayışı ise insan hakları etiği çerçevesinde değerlendirilir. Ona göre etik, bireyin yalnızca kendisi için değil, tüm insanlık için doğru olanı yapmasını gerektirir. Etik kararların bağlamdan bağımsız olarak verilmesi gerektiğini reddeder ve her etik durumun kendi özel koşulları içinde değerlendirilmesi gerektiğini savunur. Kuçuradi’ye göre etik anlayış, yalnızca kuramsal bilgiyle değil, eğitim ve deneyimle gelişebilir.

1. Spinoza
•    Etik Temeli: Panteist bir metafizik üzerine kurulu.
•    Ana İdea: İnsan, doğanın bir parçasıdır ve "Tanrı ya da Doğa"nın (Deus sive Natura) yasalarını anlayarak özgürleşir.
•    Ahlak: "Tutkuların kölesi" olmaktan kurtulup "akıl rehberliğinde" yaşamak erdemdir.
•    Özgürlük: Determinizm (nedensellik) içinde bilinçli bir kabullenme.
•    Eser: Etika (Geometrik yöntemle yazılmıştır).
________________________________________

2. Immanuel Kant
•    Etik Temeli: Deontolojik (ödev ahlakı).
•    Kategorik İmperatif: "Öyle davran ki, eyleminin ilkesi evrensel bir yasa olsun."
•    Özgürlük: Ahlaki eylem, kişisel çıkardan bağımsız olmalıdır. İnsan "amaç" olarak görülmeli, araçsallaştırılmamalıdır.
•    İyi Niyet: Eylemin sonucu değil, niyeti önemlidir.
________________________________________

3. Aristoteles
•    Etik Temeli: Erdem Etiği (Nikomakhos'a Etik).
•    Altın Orta: Erdem, aşırılıklar arasında dengedir (örneğin, cesaret korkaklık ve pervasızlık arasındadır).
•    Eudaimonia: Mutluluk, erdemli bir yaşam sürerek "insanın potansiyelini gerçekleştirmesi"dir.
•    Toplumsal Boyut: İnsan "politik bir canlıdır"; etik, toplum içinde anlam kazanır.
________________________________________

4. Platon
•    Etik Temeli: İdealar Kuramı.
•    İyi Ideası: En yüksek idea olan "İyi", tüm erdemlerin kaynağıdır.
•    Adalet: Ruhun üç parçası (akıl, irade, arzu) arasında uyum.
•    Filozof-Kral: Erdemli toplum, "iyi"yi bilen filozoflar tarafından yönetilmelidir.
_____________________________________

5. Viyana Çevresi
•    Temel Yaklaşım: Mantıksal Pozitivizm.
•    Etik Görüşü: Ahlaki önermeler "bilimsel olarak doğrulanamaz", bu nedenle anlamsızdır. Etik ifadeler, kişisel duyguları veya toplumsal normları yansıtır (örneğin: "Öldürmek yanlıştır" ↔ "Öldürmek hoşuma gitmiyor").
•    Temsilciler: Moritz Schlick, Rudolf Carnap.

6. Ioanna Kuçuradi (KUÇURADİ)
•    Etik Temeli: İnsan Onuru ve Değerler.
•    Ana Argüman: Etik, "insanın insan olma potansiyelini gerçekleştirmesi" ile ilgilidir.
•    Değerler Nesneldir: İnsan onuruna uygun eylemler evrenseldir (örneğin, işkence her koşulda kötüdür).
•    Eleştiri: Geleneksel etik sistemlerin insanı araçsallaştırmasına karşı çıkar.
•    Eser: İnsan ve Değerleri.
________________________________________

Karşılaştırmalı Analiz:
•    Spinoza vs. Kant: Spinoza doğa yasalarına uyumu vurgularken, Kant özerk iradeye dayalı evrensel ahlakı savunur.
    Aristoteles vs. Platon: Platon ideaları soyutlarken, Aristoteles somut yaşam içinde erdemi arar.
•    Viyana Çevresi: Pozitivistler etiği "duygu" olarak görürken, Kuçuradi değerlerin nesnelliğini savunur.




Viyana Çevresi filozofları Etiğin evrensel olmadığı ve felsefe içinde düşünülmemesi gereğini savunurlar: 

Etik: Değerler dünyaya yönelik bir tavırdan türerler, dolayısıyla dünyanın bir parçası olamazlar. Dile getirilen her şeyin; yani dünyadaki gerçek nesnelerin ve özelliklerin bilimsel lisanla dile getirilmesi gerektiğine göre etiğin içeriği dile getirilemez. Yalnızca gösterilebilir.
Etik bilimi diye bir şey olamazdı, çünkü bilim dünyadaki olgularla uğraşıyordu. Mutlak değerler yalnızca tecrübe edilirdi. Onları ifade etmeye yönelik her girişim saçmalıkla sonuçlanırdı.  Günümüze kadarki, hayatın nihai anlamı, mutlak iyi, mutlak değerli hakkında bir şeyler söyleme isteğinden doğan, etik bilim olamaz. Etiğin söyledikleri hiçbir açıdan bilgimizi artırmaz. 








Bir Etik Sorusu: (Philippa Foot)

Bir tren, raylardan kaçamayacak durumda olan 5 kişinin üzerine doğru gitmektedir. Siz, rayların ayrıştığı noktada, tamamen güvenli bir konumda bulunuyorsunuz ve trenin hangi yöne gideceğine karar verebilecek konumdasınız. Eğer ki rayları değiştirirseniz, trenin de rotası değişecek ve 5 kişi kurtulacak. Ancak, eğer ki bunu seçerseniz ve rayları değiştirecek olursanız, bu defa da yeni rotada bulunan, yine kaçamayacak durumda olan diğer 1 kişi var (bu siz değilsiniz, başka bir kişi) ve bu defa da o kesinlikle ölecek. Bu durumda ne yapardınız? Rayları değiştirir ve trenin o 1 kişi üzerine gitmesine mi neden olurdunuz, yoksa değiştirmez miydiniz ve 5 kişinin, zaten olacağı şekilde ölmesini mi izlerdiniz? Neden?
Paylaş:
E-BÜLTEN KAYIT
Güncel makalelerimizden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun!
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin!
E-Bülten Kayıt