×

Etik ve Biz



Etik  ve Biz 

Ali Uyar 

 
Her yeni bir durum ortaya çıktığında insan olarak tepki verir, bir karar alır ve bir eylem gerçekleştiririz. Bağlayıcı ve sınırlayıcı unsurlar olmasına rağmen kişi eylemini hür iradesi ile yaptığı değerlendirme ve seçim sonucu gerçekleştirir. Zaten hayat peş peşe yaptığımız seçimler demektir. Seçimin yapıldığı yerde etiğin sorusu ortaya çıkar ve sorgular:

Yapılan eylem doğru mu? Yoksa yanlış mı?

Bunu nasıl belirleyeceğiz? Çıkarımızı düşünerek hareket etmiş olabiliriz. Bir davaya bağlı kalmış, ona göre davranmış olabiliriz veya basitçe töreye uymuşuzdur! Bu değerlerin hiçbiri evrensel doğru olma iddiasında değildir. Eylemin değerlendirileceği biricik zemin gerçekte Etik’tir. Ama orada da şöyle bir zorluk vardır; maalesef henüz ölçütü bulunamamıştır. İnsanın iç sesi olduğuna ve kalplere fısıldadığına inanılır.

Biliyoruz ki Etik insanı ve toplulukları harekete geçiren birincil itki değildir. Daha çok toplum içinde düzeltici yumuşak güç olagelmiştir. Bu anlamı ile tepkiseldir. Vicdan olarak çoğunlukla sızlar ama bazen de gürler. Etiğin daha etkin şekilde düzenleyici olarak kullanabilmesi için teorik etik üzerine düşünülmüştür. Elde olana yani amacın niteliğine ve sonucuna göre değerlendirmeler yapılagelmiştir. Olaylar genelde ilk göründüğü gibi olmadığından kısa vadeli sonucun arkasından gelen duruma da bakılmış ve amacın gözü irdelenmiştir. Her eylemden sonra sorulmuştur:

Eylem kişisel yetke ile insan hakları, toplumsal adalet ve barışçıl iş birliği hedefini gözetebiliyor mu? Ortak refah ile bireysel çıkarı uyumlayabiliyor mu?

İtiraf etmemiz gerekir ki bu sorulara verilen cevaplar hep yetersiz olmuştur. Ama belki bunda şaşıracak bir şey de yoktur! Belki hayatın kendisi böyledir! Bir yanda hür iradeyi, özel mülkiyeti, serbest piyasa ekonomisini ve özgünlüğü onayacaksın, aynı zamanda öteki ile eşit ve kardeş olacaksın, gerektiğinde eldekini paylaşacak, düşkün olsa bile ona saygı duyacak ve ondan sorumlu olacaksın! Bu sorgulama teorik etiğin sonunu henüz getiremediği çabası olmuştur. Zor durumdayız: Çok şey öğrendik, çok yol aldık ama evrensel etiğin kutbunu henüz bulamadık. Umutla soru sormaya, düşünmeye ve aramaya devam ediyoruz.

Teorik etiğin bu yorgun durumuna karşın Pratik Etik kovasında yüzlerce tecrübe ve bilgi biriktirdik. Artık Pratik Etiği hayatımızda daha çok kullanıyor ve bunun rahatlığını yaşıyoruz. Ne zaman bir sorunu siyasi, hukuksal, toplum bilimsel yöntemler ile çözemiyor isek hemen Etiğe başvuruyoruz. Yaptığımız değerlendirme sonucu daha verimli kılıyor, daha aydınlık yolda ilerliyoruz. Öte yandan biliyoruz ki Etik uzlaşı başarılamaz ise devamında varacağımız durak karanlık, çöküş ve eldeki düzenin çözülmesi olacaktır. Sürdürülebilirliğin ön şartının Etik olduğunu görüyor bu bilinçle pratik etiğe sıkıca sarılıyoruz.

Hiç şüphesiz eldeki düzenin sürdürülmesi tek amacımız değil. Etik insanda hür irade yetisi ve insanlık bilinci ile uyanan, iki insanın bir araya gelmesi, karşılıklı saygı ve uzlaşma ile varlanan bir güzel olgu. Aynı zamanda yüksek insani değerler için içimizde çıkılması onurlu bir tepe. Maddi olduğu kadar manevi refah da getiriyor. Görüldüğü gibi Etik aşağıdan yukarıya doğru kurulabilir. Bu ölçekte asgari müşterek bazı etik ilkelerin tespiti için hareketlenmek, bir araya gelmek, tartışmak -mümkünse oybirliğini- ile çoğulsever kararlar almak mümkündür. Varılmak istenen nokta herkes için daha iyiye giden bir yaşamdır. Böylesi bir hedef için yola çıkmak bile bir değerdir. Günümüzde çözüm yönünde ilerlemek isteyen sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları, uluslararası kurumlar kendi etik kodlarını oluşturma çabasına girişmişlerdir. İki fayda üretirler: Topluluk içi temel ilişkilere ilke getirirler ve evrensel etiğe giden yola taş döşerler.

 Açılacak tartışma ortamında en geniş anlamda karşılıklı gelip konuşmak, barışçıl ve demokratik ortamda ilkeli fikir birliği (etikrasi) aramak hem yeni görevimiz hem de hakkımızdır. Bu yolda ilerleyen hür ve bağlantısız çalışanları, erdem seven çevreleri ve toplulukları selamlıyoruz.

 
Paylaş:
E-BÜLTEN KAYIT
Güncel makalelerimizden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun!
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin!
E-Bülten Kayıt